Eskişehir, savaş dönemlerinde Kırım ve Balkanlar başta olmak üzere bir çok yerden göç almıştır. Eskişehir mutfağı da bu göçlerden etkilenmiştir.
Göçlerle gelen yemek kültürleri, İç Anadolu yemek kültürü ile birleşmiştir. Bu birleşmeden çok zengin ve lezzetli bir mutfak kültürü oluşmuştur.
Bir çok defa sadece yemekleri için gittiğim Eskişehir, benim de en beğendiğim mutfaklardan biridir.
Bu yazıda Eskişehir’de ne yenir, en güzel Eskişehir yemekleri ve Eskişehir’de nerede yenir konularında ki tecrübelerimi yazdım. Eskişehir’e gidenlerin Eskişehir’de nerede ne yenir sorusuna iyi bir rehber olacağını umuyorum.
1- Çibörek – Kırım Çibörekçisi
Eskişehir’e her gittiğimde ilk uğradığım yer Kırım Çibörekçisi olur.
Porsiyonda beş börek vardır ama beni kesmez bir beş daha yerim.
İyi bir çibörekte olması gereken; ince hamur, yağ çektirmeden kararında kızartma, kıyma-soğan bileşimi ve içindeki suyun muhafazası burada fazlasıyla sağlanıyor.
İnce hamurun dışı çok güzel kızartılıp hiç yağ çekmeden çıtır hale geliyor. İç malzemesi ise sulu ve çok lezzetli. Çibörek ortasından ikiye ayrıldığında içinden buharla birlikte çıkan sıcak et suyu tabağa akıyor.
Çibörek yemek için size başka yerler de önereceklerdir. Ancak hepsinde çibörek yemiş biri olarak söylüyorum. Kırım Çibörekçisi açık ara öndedir. Zaten gerçek Eskişehirliler de turist şişirmesi diğer yerleri değil, burayı tercih ederler.
Son gidişimde usta bir kase de Şorpa gönderdi. Bu Tatarların kuzu etiyle yaptıkları bir çorba. Didiklenip haşlanan kuzu etine un ve yoğurtla yapılan meyanesinin eklenmesiyle yapılan çorba lezzetliydi.
Adres; Kentpark, Şeker Mahallesi, Borsa Caddesi, Tepebaşı/Eskişehir
2 Balaban Kebap – Fahrettin Usta
Eskişehir’in imza yemeği Balaban Kebap. Eskişehir’de neredeyse her sokakta yiyebileceğiniz bu kebabın hasını yiyebileceğiniz iki mekan var. Her ikisi de esnaf lokantası.
Her ikisininde kebabı yapış şekillerinde kendilerine özgü farklar var. Ancak her ikisinin kebabı da müthiş lezzetli.
Bunlardan bir tanesi dünya tatlısı Kırım tatarı Fahrettin Usta. Ustanın balaban kebabı ”ütülü kebap” diye de bilinir.
Fahrettin Ustanın kendi geliştirdiği yöntemler ile hazırlayıp sunduğu Balaban kebap tam bir lezzet patlaması.
Önce dana kaburgadan yapılan sade köfteler ve kuzu bonfileden yapılan şişler ızgaraya konuyor. Usta burada şişlerin üstüne ütü koyuyor ki etin suyu içinde kalsın.
Bu ütü onun alamet-i farikası.
Kalın sıcacık pide et suyu ile ıslatılıp, süzülüp tabağa konuyor. Üzerine bol yoğurt ve domates sosu, sonrada köfte ve kuzu şişler konuyor. Üstünde bol tereyağ gezdiriliyor. Maydanoz da koyduktan sonra servis ediliyor. .
Fahrettin Usta’nın ütülü balaban kebabı diye bilinen kebabı müthiş bir lezzet. Bir porsiyon doyurucu ama dayanamayıp hep 1,5 yerim.
Adres: Kurtuluş Mahallesi, Yolveren Sk. No:46, Odunpazarı/Eskişehir
3-Balaban Kebap – Abdüsselam Balaban Kebap
1938 yılından beri süregelen bir lezzet, Abdüsselam Balaban Kebap.
Porsiyonları dolu dolu olan Balaban Kebap’ ın İsmi Tatarca’da ‘ÇOK’ anlamına gelen Balaban kelimesinden gelmektedir.
Kebaptaki şiş kısmı için özenle seçilmiş dana eti kullanılıyor. Etin Sinirleri temizlendikten sonra tuzlanıp yağlanır ve soğuk hava deposuna konulur.
Köfte kısmı için sırf dana kaburga eti kullanılıyor. Kıyma haline getirilmiş kaburga eti ekmek, rendelenmiş soğan, karabiber ile yoğruluyor. olmaktadır.
Et ve şiş kızartılırken Balaban Kebap’ın ısıtılmış ve doğranmış özel pidelerinin üzerine et suyu dökülüp ardından süzülüyor. Üzerine yoğurt ve domates sosu ve en son eritilmiş tereyağı dökülüyor.Şiş ve köfteler konup servis ediliyor.
Adres: Arifiye Mahallesi, Belediye Sk. No:11, Odunpazarı/Eskişehir
4-Muhallebi – Mazlumlar Muhallebicisi
1927 yılından beri yaklaşık 100 yıldır Eskişehir’de enfes tatlılar yapan Mazlumlar’da doğal olmayan malzeme kullanılmıyor ve imalat hala eski yöntemlerle yapılıyor. Fabrikasyon üretimin bu geleneksel lezzetleri bozacağına inanıyorlar, iyi de yapıyorlar.
Türkiye’nin ilk beş muhallebicisinden biri seçilen Mazlumlar’da Tavuk göğsü, kazandibi, sütlü kadayıf, ekmek kadayıfı, keşkül, incir muhallebisi, dondurma ve diğer tatlıları hepsi birbirinden lezzetli ve doğal.
Benim favorim su muhallebisi. Bu kadar lezzetli ve güzel kıvamlı bir su muhallebisi daha önce yemedim. .
Üzerinde İsparta’dan gelen gül suyu, gelincik suyu ve özel pudra şekeri olan bu lezzet harikasının damağımda yarattığı hazzı anlatamam.
Ev yapımı limonatalarını da muhakkak denemelisiniz. :
Adres:
Eskibağlar Mahallesi, Üniversite Cad. Haller Gençlik Merkezi. Tepebaşı/Eskişehir.
5-Köfte – Tatlıdil Köftecisi
En sevdiğim yemeklerin başında köfte gelir. Her gittiğim şehirde mutlaka köfte yerim.
Eskişehir’de de şehrin en iyi köfte yapan yeri Tatlıdil Köftecisi’ne giderim. Eskişehir’in en meşhur köftecisi Tatlıdil, Türkiye’nin de en lezzetli köfte yapan yerlerinden biridir.
Aynı dükkanda lezzetlerini hiç bozmadan 1932 yılından beri işlerine devam ediyorlar.
Köfteler tamamen katkısız olarak dana etinden yapılır. Eskişehir’de adet olduğu gibi köfteyle beraber ekmekler de kızartılıp, köftenin yağının ekmeğe geçmesi sağlanır.
Gelen tabakta kıvamında pişmiş yumuşacık enfes sulu köfteler, köftenin yağı ile kızarmış ekmek, soğan, biber turşusu ve domates olur.
Tahinli piyaz bir de tüm Eskişehir’e nam salmış inanılmaz lezzetli üzüm şırası söylediniz mi sizden mutlusu olmaz.
Adres: Arifiye Mahallesi, Çarşı Yandaş Sok. No:19, Odunpazarı/Eskişehir
6- Boza – Karakedi Bozacısı
Küçücük bir dükkan, mermer bir tezgah, üstünde eski tip cam bardaklar içinde bozalar, bozaların içinde kaşıklar, yanında tarçın.
İçeri girip tezgahtan bozalarını kendileri alan müşteriler, hemen orda ayakta veya küçük taburelerde içersiniz bozanızı, aslında kaşıkla yersiniz bozanızı, bir bardak yetmez iki bardak içersiniz en az.
Lezzetine önce şaşırır sonra hayran kalırsınız, artık başka bir yerde boza içemezsiniz, bağımlılık yapar.
İşte 1955 den beri sadece boza yapan Karakedi Bozacısı böyle bir yer.
Bozayı alışık olduğumuz gibi darıdan değil mısırdan yapıyorlar.
1955 den beri aynı usullerle katkısız doğal boza yapıyorlar.
İlk yudumda lezzeti ve tazeliği ile insanı şaşırtan bu boza muhakkak denenmeli.
Adres:Arifiye Mahallesi, no:, Köprübaşı Cd. No:22. Odunpazarı/Eskişehir
7-Sulu Yemekler – Trakya Lokantası
1946 yılında Gümülcine’den göç eden Emin Sarper ve oğlu tarafından açılan lokanta bu gün hala aynı yerinde hizmet vermektedir.
Tüm Eskişehir halkı tarafından çok sevilen “Trakya Lokantası” şehrin simge esnaf lokantasıdır.
Sabahları 5:30 dan itibaren işkembe ve paça çorbası içmek için önünde kuyruk oluşur. Öğlene kadar çorbalar bitmiş olur.
Öğlen ise birbirinden çeşitli yemekler arasından seçiminizi yapabilirsiniz. Ciğer sarma, haşlama ve pilavı lokantanın yıldızları. Ben bu gidişimde kuzu haşlama yedim. Çok güzel ve lezzetli pişirilmişti. Suyunu bile sonuna kadar kaşıklayıp bitirdim.
Eskişehir’in simgesi olmuş Trakya Lokantası’na gidip birbirinden lezzetli yemeklerini denemelisiniz.
Adres: Deliklitaş Mahallesi, Değirmen Sk. No:10. Odunpazarı/Eskişehir.
8-Haşhaşlı Cevizli Ekmek – Tarihi Odunpazarı Fırını
1940 yılından beri Eskişehir’e özgü taş fırın ekmekleri ve haşhaşlı cevizli ekmek yapıyorlar.
Haşhaşlı cevizli ekmek harika bir lezzet. Tavalarda yapılan bu ekmeğin üstü nar gibi kızarmış, kıtır kıtır. İçi ise yumuşacık. İçindeki haşhaşın ekmeğe verdiği harika lezzet artı bir de cevizlerin lezzeti.
Bu harika ekmekten alabildiğiniz kadar alıp evinize götürün. Gittiğiniz yerde bu Eskişehir’ özgü ekmeği bulamayacaksınız.
Adres: Paşa MahallesiKemal Zeytinoğlu Caddesi Odunpazarı/Eskişehir.